8. Perakende Günleri’ne katılan işadamlarından zor zamanlar için ipuçları derledim. Konuştuğum, dinlediğim tüm girişimcilerin, yöneticilerin bakış açısı ‘nasıl olsa bu zor günler de geçecek, yaşam devam edecek’ inancı üzerine kuruluydu. Çünkü hayat inişler ve çıkışlarla dolu…

Başarılı insanların sırrı, her durumda alternatif yaratmaları ve inançlarından taviz vermeden yola devam etmeleri. Her karanlığın bir aydınlığı oluyor malum. İşte Guy Kawasaki, Mel Ziegler, Patricia Field, Abdullah Kiğilı, Cem Hakko, Hüsnü Özyeğin ve Murathan Mungan’dan kısa alıntılar…

ÖNERİLER

Guy Kawasaki: GarageTechnology Ventures’un kurucusu. Yeni teknoloji dünyasının en önemli isimlerinden. Diyor ki, “Rakiplerinizi çıldırtmak istiyorsanız, yalnızca iş peşinde koşmayın. Anlam yaratın. Para kazanmak için yola çıkanlar zengin olmaz. İyi iş yapmak, yaşama anlam katmak için çalışanlar, hedefleri olanlar başarılı olur.
Tavsiye 1: Rekabet, amaç değil araç olmalıdır.

Mel Ziegler: Banana Republic ve Republic of Tea’nin yaratıcısı. “Satıcı değil, müşteri olun” diyor. Eşi ve kendisi küçük bir sermayeyle işe başlamış. Askeri malzeme fazlalıklarını bulup onları boyayarak, şekillerini değiştirerek, rakiplerinden tümüyle farklı bir stil yaratmışlar. Mağazaların bir tiyatro sahnesi olması gerektiğini düşünerek, perakende deneyiminde devrim yapmışlar. Eğlenceli, renkli bir marka oluşturmuşlar.
Tavsiye 2: İnsanlar özgün ve eğlenceli deneyimler ister; bu gerçek, zor zamanlar için de geçerlidir.

Patricia Field: Emmy ödüllü, Oscar adayı stilist, tasarımcı. Finansal kriz tüm dünyayı sarsarken, tek yapılacak şeyin yaratıcı çözümler aramak olduğunu söylüyor. El emeğine bağımlılığı azaltacak teknolojiyi bulanların yeni sıçramaların efendisi olacağı inancında. İnsanların, ilk sıkıntılar geçtikten sonra, yeniden alışveriş yapmaya başlayacağını hatırlatıyor.
Tavsiye 3: İşinizi tutkuyla yapın.

Abdullah Kiğilı: Perakende sektörünün en renkli ismi. Herkesin sevgili ‘Abdullah ağabeyi’ olmak zor iş. Sırrı, güler yüzü, neşesi, düşündüğünü söylemesi ve enerjisi. Kiğilı, daha önce çok kriz görmüş birisi olarak, bu zor zamanların da geçeceğini biliyor. Akıllı adımlar atılmasını salık veriyor. Her fırsatta, dayanışmanın, önemini anlatıyor.
Tavsiye 4: Sorunlar birlikte daha kolay aşılır.

Cem Hakko: Gerçek bir kentli, zevkli, saygılı, akıllı; modayı, müşteriyi, perakendeyi, Türkiye’yi ve dünyayı tanıyor. Zor zamanlara direnmek için, bir an önce işinin başında olmayı, müşterilerine ünlü Vakko deneyimini yaşatmayı diliyor. Zor zamanların farkında, ama yaşam akıp gidiyor, “Yılbaşı geliyor. Ben mağazalarımda, müzik çalmak, sıcak şarap ikram etmek istiyorum” diyor.
Tavsiye 5: Depresyona direnmek için, işinize canlılık katın.

Hüsnü Özyeğin: Finans konularında bir dahi. Cesur bir girişimci. O da suların durulacağı inancında. Yatırımlar konusunda dikkatli davranılması gerektiğini belirtiyor ve mümkün olduğunca likit kalmayı öneriyor. İnsan kaynaklarına yatırım yapmadan, üst düzey yöneticilere yetki vermeden büyük şirket olunamayacağını söylüyor. Büyük düşünüyor. Çin’de, Rusya’da rekabet ediyor. Özyeğin Üniversitesi’nde, Rus gençleri de dahil, bölgedeki en iyi beyinleri eğitmeyi planlıyor.
Tavsiye 6: Gençlere yatırım yapın, eğitime önem verin.

Murathan Mungan: Ülkemizin en değerli yazarlarından Mungan’a göre, bizimki gibi bireylerin farklılaşmaktan kaçındığı ülkelerde, insanlar bir adım öne çıkamaz, herkes aynı hizada olmaya özen gösterir. Mungan, “Bireysel hikâyelerle, toplumsal eğriler içiçe geçmiş süreçlerdir”; “Türkiye’de kural yok, kaide yok, bu yüzden yalpalıyoruz” diyor.
Tavsiye 7: Pusu kuranlardan değil, düello yapanlardan olun.